Yetersiz uykunun bağışıklık sistemini zayıflattığını söyleyen Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Murat Alan, "Vücudumuzun kanser hücreleriyle mücadele etmesi için sağlıklı bir bağışıklık sistemi şarttır. Günde 6 saatten az uyku, sadece yorgunluk ve konsantrasyon problemleriyle sınırlı kalmaz, hücresel düzeyde bağışıklık baskılanması, DNA onarım mekanizmalarının bozulması ve tümör baskılayıcı genlerin etkinliğinin azalması gibi ciddi sonuçlara neden olabilir. Kansere karşı güçlü bir bağışıklık sistemi için düzenli ve kaliteli uyku, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite kadar önemlidir" dedi.
Modern yaşamın temposu, uykunun süresi ve kalitesini ciddi şekilde etkilemektedir. Ancak bilimsel araştırmalar, günde en az 6 saat kaliteli uyku uyumanın bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışması için vazgeçilmez olduğunu ortaya koyuyor. Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Murat Alan, özellikle kanserin önlenmesinde ve tedavi sürecinde yeterli uykunun hayati bir rol oynadığını belirtti.
Gece uykusunun özellikle 23.00-05.00 saatleri arasında salgılanan melatonin hormonu açısından kritik olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Alan, "Melatonin yalnızca uyku düzenleyici değil; aynı zamanda güçlü bir antioksidan ve bağışıklık sistemini destekleyen bir hormondur. Araştırmalar, melatonin düzeyinin düşük olduğu bireylerde meme, prostat ve kolorektal kanser gibi bazı kanser türlerinin görülme sıklığının daha yüksek olduğunu gösteriyor" diye konuştu.
"Uykusuzluk bağışıklık sistemini zayıflatıyor"
Yetersiz uykunun bağışıklık sistemini zayıflattığını söyleyen Uzm. Dr. Murat Alan, "Yetersiz uyku, bağışıklık sisteminde yer alan T hücrelerinin aktivitesini azaltırken, inflamatuvar yanıtı artırarak vücudu kronik stres ve hastalıklara karşı daha savunmasız hale getiriyor. Vücudumuzun kanser hücreleriyle mücadele etmesi için sağlıklı bir bağışıklık sistemi şarttır. Bu sistemin düzgün çalışabilmesi için ise uyku süresi kadar uykunun kalitesi de büyük önem taşıyor. Gece sık sık uyanmak ya da uykuya dalamamak, melatonin döngüsünü ve bağışıklık mekanizmasını sekteye uğratıyor" şeklinde konuştu.
"Gece vardiyaları risk faktörü olabilir"
Vardiyalı çalışanların risk altında olduklarını aktaran Uzm. Dr. Alan, "Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC), uzun süreli gece vardiyası çalışmasını ‘muhtemel kanserojen’ sınıfında değerlendirmektedir. Bu durumun özellikle kadınlarda meme kanseri riskini artırdığına dair bulgular mevcuttur. Vardiyalı çalışanların uyku düzenine özellikle dikkat etmesi ve mümkünse melatonin destekleri konusunda hekim kontrolünde planlama yapması gerekir" ifadelerine yer verdi.
"Kanser tedavisinde uyku desteği alınabilir"
Uyku hijyeninin kanser tedavisi sürecinde bir tamamlayıcı unsur olarak ele alınması gerektiğini anlatan Alan, "Kanser tedavisi gören hastalarda uyku düzeninin sağlanması, hem bağışıklık sisteminin yanıtını artırmakta hem de yaşam kalitesini ciddi şekilde yükseltmektedir. Yorgunluk, stres, ağrı ve ilaçların yan etkileri gibi birçok etken, kanser hastalarının uyku düzenini bozabiliyor. Bu noktada hastaların hekimlerinden ve destek birimlerinden yardım almaları çok önemlidir" şeklinde konuştu.
"6 saatten az uyulmamaya dikkat edilmeli"
Uzm. Dr. Murat Alan, 6 saatten az uykunun bireyin yaşam kalitesinin olumsuz etkileyeceğine dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Günde 6 saatten az uyku, sadece yorgunluk ve konsantrasyon problemleriyle sınırlı kalmaz; hücresel düzeyde bağışıklık baskılanması, DNA onarım mekanizmalarının bozulması ve tümör baskılayıcı genlerin etkinliğinin azalması gibi ciddi sonuçlara neden olabilir. Kansere karşı güçlü bir bağışıklık sistemi için düzenli ve kaliteli uyku, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite kadar önemlidir."