TÜRKİYE EKONOMİSİNİN KIRILGANLIĞI

Türkiye ekonomide 2004-2014 yılları aralığında düşük kur değerli Türk lirası politikasını uyguladı. Türk lirası aşırı değerlenince yüksek oranlarda devalüasyon kaçınılmaz hale geldi. MB?nın reel efektif döviz kuru endeksi hesaplamalarına göre 2014 yılı sonunda Türk lirası döviz kuru karşısında %25 değerliydi. 2015 yılı başından itibaren Türk lirasının değeri düşmeye başladı ve 2016 yılı sonunda %20 değer kaybetti ve Türkiye ekonomisi rahatlamaya başladı. Ancak FED Başkanı Yellen?ın yaptığı açıklamalar faiz artırımını işaret etmektedir. FED?in faiz arttırmaya yönelik açıklamaları ve siyasal gelişmeler doların değerlenmeye devam edeceğini gösteriyor. İthalatın büyük bir kısmında doların kullanılması şirketlerin maliyetlerini artıracağı için bu yönde oluşabilecek enflasyon, borcu olan şirketlerimizi zora sokabilir. Ancak Türkiye enflasyon sonucu devalüasyonla oluşan cari açığı düşürebilir. Örneğin, 2015 ve 2016 yıllarında bunu başarmıştır. 2014 yılı sonunda 84,5 milyar dolar olan cari açığı, 2015 yılında 63,2, 2016 yılında ise 56 milyar dolara düşürmüştür. Bu yönde Türkiye?nin diğer ekonomik faktörleri aynı kalmak koşuluyla düşük enflasyonla büyüme sürecine geçmesini sağlayacak tedbirleri alması halinde cari açığı düşürmeye devam edebilir. Bu nedenle MB devalüasyon bağlamında enflasyonu kontrol altına alıp Türk lirasını değerli hale getirecek düzeyde faiz arttırmak için elindeki tüm araçları kullanmalıdır. Şayet MB Türk lirası ile kur arasındaki dengeyi dikkate alarak devalüasyon riski düzeyinde faiz arttırmaz ise hem cari açık büyür hem de büyüme yavaşlayabilir ve ekonomi daha da kırılgan hale gelebilir. Çünkü ekonomimizin kırılgan olmasının temel nedenlerinden biri cari açığın yüksek olmasıdır.

Ekonomide kural olarak bir ülkenin parası karşısında döviz kuru artınca enflasyon yükselmeye başlar. Bu yönde 2017 yılı şubat ayında enflasyon %10,13?e yükselerek çift haneye çıktı. Ancak kur artışları dursa bile, Türk lirasının döviz kuru karşısında birikmiş devalüasyon boşluğunu kapatıncaya

kadar enflasyon bir süre devam edecektir. Enflasyonun düşmesi için döviz/Türk lirası ilişkisini normale çevirip cari açığı asgariye indirmek gerekiyor. Bu yönde FED?in faiz artışı sonrasında küresel sermayenin faizi yüksek güvenli ülkelere yönelmesi dış kaynak bulmak zorunda olan Türkiye?nin sermaye piyasasını olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle MB faiz artışında temkinli davranması gerekiyor. Bu yönde tedbir alınmadığı takdirde faiz artırımından sonraki süreçte ekonomimizin kırılganlığı hızlanabilir. İşte tam bu noktada yapılacak reformlar ekonominin büyüme sürecinde önem kazanmaktadır.

[email protected]


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://duzcetv.com sorumlu tutulamaz.