Lütfen birbirimizi kandırmayalım?

 

DÜZCE?DE, son aylarda artan madde bağımlılığıyla mücadele el verdiğince devam ederken gençleri bu illetten kurtarmanın yollarının da arandığı ifade edilmektedir.

 

Gençleri bu madde bağımlılığından kurtarmanın en büyük ve ideal yolu sportif- kültürel faaliyetleri artırmaktan geçtiğini uzmanlar dile getirmektedir.

 

Hatta, siyasilerde, seçilmişler de aynı şeyi söylüyorlar. Mesela, Belediye Başkanı Mehmet Keleş, çok enteresan bir öngörüde bulunarak, halkımız daha uykudan uyanmadan biz uyuşturucu ile mücadele edeceğiz? diye çok iddialı bir söz etti.

 

Nasıl olacak peki bu iş?  Bakacağız bakalım nasıl olacak bu iş!

 

Önceki akşam benim de bulunduğum  Düzce TV?deki canlı yayın programının konuğu eski Ak Parti İl Başkanı ve milletvekili aday adayı Metin Kaşıkoğlu da konuşmasında  sık- sık Düzce?deki madde bağımlılığının arttığını ve çare bulunması gerektiğini vurguladı.

 

İyi teşhis tamam. Farkındalık da var. Mücadele için devletin kurumları da ortaklaşa çalışıyor, proje peşindeler.

 

Peki, yetiyor mu? Bence yok.

 

Bence bu konuda tıbbi olarak yapılanlar yapılıyor. Madde bağımlıları bulunduğunda gerekli tıbbi çözüme gidiliyor.

 

Peki, sportif ve kültürel yeterlilik var mı? O dediklerimiz naşlamış bence.

 

Düzce?nin genç nüfusu patlamış gidiyor. Bir tek Gençlik Merkezi, yanında bir iki halı saha. Çevrede de birkaç özel halı saha.  Bir kapalı spor salonu hepsi bu. 

 

Spor salonu,  gençlik merkezi, yüzme havuzu yapılıyor diyecekler hemen.  

 

Ya kültür merkezi? Allah bilir ne zaman biter?

 

Önceki gün binlerce insanın yaşadığı kalıcı konutları zaman- zaman yürüyerek, zaman -zaman araçla gezme imkanı buldum. Sportif alanlar perişan. Her yer, sadece spor alanları değil. Her yer çöp ve mezbelelik.  Doğru dürüst çöp konteynırı dahi yok. Vatandaş çöpünü yol kenarına bırakmış. Çöp kutusu da birkaç yerde Mostralık duruyor.

 

 Güzelbahçe mahallesini gezerken burada bulunan bir caminin karşısında her yanı çöplük içinde, sözde spor sahası ve ortasında iki kale direği, santra noktası diye tabir edilen yerde ise kepçe marifetiyle ortaya yığılmış toprak kütlesi. 

 

Vay babam vay. Bak sen manzaraya?  Önceki futbol oynamak için iki kale koyulmuş sonra her halde pişmanlık baş göstermiş ki sahayı toprak yığınıyla iptal etmişler.   

 

Kim bilir ne zamandır, buralara bir el değmemiş. Futbol sahası diye yapılan yere kim bilir hangi kafa toprak yığdı? 

 

Nerede gençleri spora kültüre teşvik? Yazın kalıcı konutlarda birkaç eğlence, ramazan sokağı. Oldu da bitti maşallah.

 

Demek ki, söylemekle, fark etmekle, gece uyurken bu işi bitirip madde bağımlılığı sorununu çözerim ile bu peynir gemisi yürümüyor. 

 

O yüzden lütfen bir birimizi kandırmayalım, olur mu? 

Lütfen birbirimizi kandırmayalım?


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://duzcetv.com sorumlu tutulamaz.