Sevgili Düzcesporuma

 Seni ilk kez 1970 yılında gittiğim Düzce şehir stadında gördüm. Henüz 8 yaşındaydım, o gün seni görür görmez aşık oldum. Forma rengin, seyircilerin yaptığı tezahüratlar nedendir bilinmez beni yıldırım aşkına tutuldu.Sana tutkuyla bağlandığım o yıllarda herkesin tuttuğu bir takım vardı. Bana hangi takımı tuttuğumu sorduklarında Düzcespor cevabı verdiğimde " Tamam onu biliyoruz bizde tutuyoruz ama asıl tuttuğun takım hangisi" sorularına muhatap oldum. 50 yaşındayım ve seni başka hiçbir takımla aldatmadım, sadece seni tuttum, seni sevdim. Çocukluk yıllarımda en büyük hayalim kırmızı lacivertli formayı giymekti. Elemelerde başarılı olamadım, formayı giyemedim. Senden sadece 1976 yılında geçirdiğim ağır trafik kazası nedeniyle bir yıl (Yatalak kalmıştım) ve topal bacağıma rağmen gururla yaptığım 18 aylık askerlik dönemimde ayrı kaldım. O dönemlerde maçlarına gidemedim ama inan gazetelerden hep seni takip ettim.

Sevgili Düzcesporum:

Seninle çok güzel günlerimiz oldu. Birlikte Türkiye'nin en önemli kulüpleri Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'la oynadık. Bir çok kez birinci ligin kapısından döndük, üçüncü ligde şampiyonluklar yaşadık. Elbette kötü günlerimizde oldu, O günlerde sana kızdım ama sana darılmadım. Yalnız bırakmadım. En kötü gününde tribünlerde yer alan birkaç isimden biri hep ben oldum. Senin sadece maçlarını izlemek bana yetmedi.Antrenmanlarına gittim, kongrelerine gittim, gecelerine gittim. Kısacası sen neredeysen ben orada olmaya özen gösterdim.

Sevgili Düzcesporum:

Siyasiler seni yıllarca oy deposu olarak gördü. Senin sırtından oy avcılığı yaptı. Bunun dışında senin sırtından elde etliği geliri kazanç kapası yapan yöneticiler oldu. Senin formanı hak etmeyen futbolcularda . teknik adamlarda, yöneticilerde her zaman vardı. Yöneticiler, siyasiler, mülki amirler günü düşündü. Sana iyi bir gelecek hazırlamadı.45 yıllık geçmişine rağmen hala barakadasın, hala bir antrenman tesisin yok, hala sürekli bir gelire kavuşmuş değilsin.Mecburen yıllardır kişilere bağımlı oldun, hor görüldün, hırpalandın.

Sevgili Düzcesporum:Şimdi en zor günlerinden birini yaşıyorsun .Malesef senin o kutsal formanı hak etmeyen futbolcular seni bu hale getirdi. Benim için değişmez, sen değil süper amatörde 2.amatörde olsan da senin sevgin değişmez. Benim en çok üzüldüğüm şimdi yine sana Düzce'li olduğunu söyleyen kişiler tribünlerden çirkin tezahüratlar yapacaklar. Kimbilir bana da "Düzcespor'u niye yazıyorsun, bizim mahalle takımını yaz, ikiside aynı" diyecekler. Ben o söylenenlere kulak asmayacağım. Sen ben olduğum sürece manşetlerden inmeyeceksin. Yeni nesil seni unuttu, seni bu hale getirenler utansın. Sevgili Düzceporum. Mektubuma son verirken seni karşılık beklemeden çok ama çok sevdiğimi bir kez daha haykırmak istiyorum.Üzülme bu günlerde gelip geçer. Seni seven taraftarın Kenan.


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://duzcetv.com sorumlu tutulamaz.