Nurettin Zafer stadının içinde aydınlatma ışıklarının altında Düzcespor-Gümüşova Belediyespor maçını izliyorum. Karşılaşmayı tel örgülerin dışında izleyen taraftarlardan bazıları Düzcespor alehine 90 dakika boyunca akıl almaz çirkin tezahüratlar yapıyor.
Tribünlerde de bir grup taraftar koro halinde Düzcespor'a hakaret dolu sizler söylüyor. Sanki Düzcespor Yunan takımı. Karşılaşma bitiyor bir grup taraftar yanıma gelip" Gazeteci arkadaş neden hakemi yazmıyorsun. Düzcespor'un hakeme ihtiyacımı var.
Hakem adil maç yönetse biz Düzcespor'u yenerdik. Hem neden Düzcespor'u yazıyorsunuz, bizide yazın, Düzcespor'la bizim aramızda ne fark var" diyor. Düzcespor'a yapılan çirkin tezaharatlar sadece bir karşılaşma ile sınırlı değil Düzcespor'un her maçında tablo aynı. Mahalle takımları kendisini Düzcespor'la aynı kefeye koyuyor. Geçmiş yıllarda da bu tür eleştiriler aldım hatta iş tehdite kadar gitmişti." Düzcespor'u ne kadar yazıyorsan bizi de yaz aynı ligdeniz"Bu sözleri hep duydum ve duymaya devam edeceğim. Yıllardır Düzcespor'un peşinden giden ve Düzcespor dışında bir takım tutmayan bir taraftar olarak yapılanlara üzülmemek elde değil. Her Maçta Düzcespor taraftarı azınlıktta. Düzcespor Düzce'de oynuyor, rakip takımın taraftarı daha fazla ve tribünlerden çirkin tezahüratlar.
SAHİPSİZ TAKIM BU KADAR OLUR
Gazetemizin eski sahibi Ali Beşer "Düzcespor kapatılmalı" diye yazdığında büyük tepki göstermiştim. Ali abi Düzcespor'un neden kapatılması gerektiğini bir bir sıralarken bende karşı tez üretmiştim. Ancak gelinen noktada Ali abiye katılmamak elde değil. Düzcespor'a bakıyorsun maçlarda bir iki yönetici, ortada tesis yok, alt yapı yok, para yok, borç çok. Taraftarsa her geçen gün azalıyor. Altın yere düsse de değerini kaybetmez derler ama Düzcespor her geçen gün değer kaybediyor, Tesis sözü verildi tutulmuyor, işin garibi ne sivil toplum kuruluşları, ne muhalefet partileri ve nede taraftar gruplarından en küçük bir tepki yok. Düzcespor Düzce'nin takımı olmaktan çıkmış. Teknik kadro tribünlerden tepki gelir diye maçları Nurettin Zafer yerine Şıralık'ta oynatıyor.Kadroya bakıyorsun amatörde oynayan takımda bir tane Düzce'li futbolcu var. Alt yapı yıllardır sahipsiz, ilgisiz. Başkan artık maçlara gelmiyor, başkan gelmeyince yöneticilerde gelmiyor. Sahipsiz takımın geldiği nokta bundan farklı olamaz diye düşünüyorum. Düzcespor'un kapatılması gerçekten artık düşünülmeli.
ANTRENÖRLERİ KİM EĞİTECEK
Gelelim amatördeki bitmeyen olaylara. Hemen hemen her hafta amatör lig maçlarında olaylar ortaya çıkıyor. Kartların hattı hesabı yok. Nedendir bilinmez çıkan olaylarda suçlu olarak hakemler gösteriliyor. Evet hakemlerde hata yapıyor, ters kararlar veriyor, olayların çıkmasında etken oluyor ancak benim izlenimlerime göre takımların antrenörleri çıkan olaylarda başrol oyuncuları. İnanmayan gelsin maçlarda antrenörleri filme alsın ve sonra izlesin. Dışarda beyefendi olan bu teknik adamlar sahanın içine girince sanki bambaşka bir kimliğe bürünüyor. Akıl almaz heraketler, kendi futbolcusuna, hakemlere ve hatta rakip takımı çalıştıran meslektaşlarına inanılmaz hakaretler yapıyor. İşin üzücü tarafı bu teknik adamların bazılarının eğitimci olması. Akademi mezunu ve asıl mesleği öğretmenlik olan antrenörler diğer meslektaşlarına iyi örnek teşkil etmiyor. Antrenörlerde artık biz nerede hata yapıyoruz,diye takkelerini önüne koyup düşünsünler. Çıkan olayların tek suçlusu onlar değil ancak kıvılcımı çakan genelde antrenörler oluyor. Dernek antrenörleri bu konuda uyarmalı.
ŞIRALIK KOLTUKLARI VE
NURETTİN ZAFER SKORBORDU
Düzce Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünün yaptığı olumlu işleri gazetemiz manşetlerine taşıyoruz. Bu bizim görevimiz.
Yapılan olumlu işler kadar yapılmayan işlerde var. Damla dışında bunu dile getiren yok. Şıralık sahasında tribünlerin hali içler acısı. Neredeyse sezon bitecek Nurettin Zafer stadındaki skorbort çalışmıyor.
Ayrıca Nurettin Zafer'de yanmayan lambalar var. Biz bunları yazdık ancak değişen bir şey yok. Damla olarak bu eksiklikler giderilinceye kadar yazacağız, yazmaya devam edeceğiz. Bizim görevimiz yazmak.damla
