Bu yazımı içimde birikmiş hatta taşmak üzere olan hırs ve kinimi frenleyerek ve ortadan yazmak istiyorum. Geçen hafta sonunda EGE ÜNİVERSİTESİNDE aymazlığın, hainliğin ve Bizans oyunlarının sahne aldığı bir trajedi yaşadı bu millet. Bunun sağcısı solcusu olmaz ama bir vatan evladı ülkeyi bölmek ve bu ülkede kaos yaratmak gayesi ile İzmir?e kadar gelip terör estirmek isteyenleri durdurmak için ve Milli mücadelesini verirken bacağından ağır yaralandı. Buraya kadar kısmını herkes anlamıştır umarım. Asıl acı tarafı bundan sonra sevgili okurlar. Kimdi bu su gibi gencecik ve içi vatan hasreti ile kavrulan kahraman vatan evladı derseniz? FIRAT YILMAZ ÇAKIROĞLU tabii ki..
Defalarca Emniyet, Valilik ve Üniversite Rektörlüğü uyarılmışken ve tüm siyasilerin bu olayın olacağını biliyorken bu hadise oldu. Bacağından aldığı bıçak darbesi ile damarı kesilen kardeşimiz FIRAT, Tıp Fakültesine 2-3 dakikalık mesafede ve Polis ablukasında dakikalarca bekletilerek şehit edildi, ama PKK sempatizanı kişi acilen hastaneye yetiştirildi. Daha ÖZGECAN kardeşimizin acısını içimizde hissederken ve onun yasını tutarken FIRAT kardeşimizi basiretsiz siyasetçilerimizin ve içimize kadar sızmış vatan hainlerinin yüzünden Rahmeti Rahmana uğurladık.
Duyumlarımıza göre FIRAT kardeşimiz için gelen ambulansın yolu kesilmiş ve vaka mahalline ulaştırılmamış, Polis aracı ile sevk edilmesi istediği de reddedilmiştir. Vatan hainlerinin Ulusal medyadaki uzantıları da bu haberi şöyle verdi. ?Ege Üniversitesinde iki karşıt gurubun çatışmasında 1 ölü 1 ağır yaralı var??.? Bir türlü ÜLKÜCÜLER ile PKK sempatizanları diyemedi zavallılar ?AÇILIM? palavralarından dolayı.. Tabii ki Mısırlı ESMA için meydanlarda höykürenlerden çıt yok.. Siyasilerimiz dut yemiş bülbül gibi sesleri çıkmıyor. Hatta ?Milletimizin başı sağolsun? diyende yok. ?Bu olayı kınıyorum? (kınama kanamayı durdurmadığı için) diyende yok? Bir basiretsizlik, bir vurdumduymazlık ve bir hainlik almış başını gidiyor. Tüm ülke sevdalıları FIRAT?ımızın yasını tuttu. Akın akın telin mitingleri yapıldı, gıyabi cenaze namazları kılındı.
Bu olaylar olurken başka bir FIRAT ın katline şahit oldu güzel vatanım. Milli değerlerimizin ırzına geçildi ve adına da ?SÜLEYMAN ŞAH FIRAT OPERASYONU? dendi. Sanki Fırat ÇAKIROĞLU kardeşime nazire yaparcasına. Sınırlarımızın ötesindeki tek vatan toprağımız olan Süleyman Şah Türbesi ve Saygı karakolu ortada fol yok yumurta yokken acilen bir operasyonla yeri değiştirildi ve 37 km uzaklıktan alınarak sınırımıza getirildi. Yani Türkçesi sevgili okurlar biz oradaki vatan toprağını IŞİD?e teslim ettik. Bunu da başarılı bir operasyonmuş gibi ballandıra ballandıra bu millete anlattılar, hiç utanmadan sıkılmadan. Neymiş efendim ?Türbe ve Saygı karakolu teröristlerin pis emellerine alet olmasın diye daha emin bir yere başarılı bir operasyonla hiç kimsenin burnu bile kanamadan ve oradaki kutsal emanetleri de alarak taşıdık? Kaçırdık diyemiyorlar da, taşıdık diyorlar. Sonrada Türbeyi kullanılamaz hale getirerek imha ettiklerini söylüyorlar. Yani IŞID teröristi yapacağına ?siz zahmet etmeyin biz imha ederiz? gibi oldu bu. Sanki bayrağımıza çok saygıları varmış gibi direği ile birlikte sınırımıza yakın bir yere diktiler. İşte Türbe burası der gibi. Süleyman Şahımın ruhunu incittiler.
Oradaki Vatan toprağının kutsiyetinden bihaber gafiller. Bilmezmisiniz siz vatan toprağı kanla teslim edilir. Ve bu acziyet içindeki teslimiyetin cezasının ne olduğunu bilmiyor musunuz?. Kimleri sevindirdiğinizi biliyor musun?.. Kime şirin görünmek istiyorsunuz? Veya neyin kafasını yapıyorsun sen bu milletle. Oradaki vatan toprağı kutsal değil mi yoksa sizce?. Bu komediye Türk Silahlı kuvvetlerini de alet ediyorsun.. Fırat ÇAKIROĞLU ve diğerleri neden ŞEHİT oldu, hala farkında değil misin?...
