Türkiye'de kişi başı kahve tüketimi 10 yılda 4 kat arttı

Türkiye'de kişi başı kahve tüketimi 10 yılda 4 kat arttı

Türkiye'de kişi başı kahve tüketimi 10 yılda 4 kat arttı

TÜRKİYE'de kahve sektörünün son 10 yılda önemli bir büyüme kaydettiğini söyleyen MOC Coffee Roastery Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Düzgün, “Son on yıl içinde Türkiye'de kişi başı yıllık kahve tüketimi 350-400 gram seviyelerinden yaklaşık 1,5 kilograma yükseldi. Bu artış, kahvenin Türkiye ekonomisine ve ticaret piyasasına sağladığı katkıyı açıkça ortaya koyuyor. Buna paralel olarak kahve ithalatı da yüksek seviyelere ulaştı. Bugün yaklaşık 2,6 milyar dolarlık bir sektörden bahsediyoruz ve önümüzdeki on yıl içerisinde bu rakamların daha da artacağını öngörüyoruz” dedi.

Türkiye'nin, yalnızca üçüncü nesil kahvecilikte değil, ev içi tüketimde de ciddi bir büyüme kaydettiğini belirten MOC Coffee Roastery Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Düzgün, “Evlerde demleme ekipmanları ve profesyonel makineler kullanılmaya başlandı. Bu da ev içi tüketimin sektördeki rolünü daha da güçlendiriyor. Kafe sektörüne yansımalara baktığımızda ise son on yılda, özellikle son beş yılda açılan kafe sayısında ciddi bir artış görülüyor” ifadelerini kullandı.

 

'SEKTÖR CİDDİ İVME KAZANDI'

Türkiye'de kahve sektörünün son on yılda önemli bir büyüme kaydettiğini belirten Düzgün, “Türkiye'de özellikle son on yıl içerisinde kahve sektörü ciddi bir hacim ve ivme kazandı. Hem yatırımcılar hem de son tüketiciler açısından güçlü bir piyasa oluştu. Kahve tüketim rakamları ve ticari hacim göz önüne alındığında, yukarı yönlü büyümesini sürdüren bir sektörden söz ediyoruz. Aynı zamanda istihdam ve ticaret piyasasına katkısı da oldukça yüksek. Örnek vermek gerekirse, son on yıl içinde Türkiye'de kişi başı yıllık kahve tüketimi 350-400 gram seviyelerinden yaklaşık 1,5 kilograma yükseldi. Bu artış, kahvenin Türkiye ekonomisine ve ticaret piyasasına sağladığı katkıyı açıkça ortaya koyuyor. Buna paralel olarak kahve ithalatı da yüksek seviyelere ulaştı. Bugün yaklaşık 2,6 milyar dolarlık bir sektörden bahsediyoruz ve önümüzdeki on yıl içerisinde bu rakamların daha da artacağını öngörüyoruz" diye konuştu.

 

'KAFE SAYISINDAKİ ARTIŞ DİKKAT ÇEKİYOR'

Kahve sektöründeki büyümenin kafe sektörüne de yansıdığını söyleyen Düzgün, “Türkiye, yalnızca üçüncü nesil kahvecilikte değil, ev içi tüketimde de ciddi bir büyüme kaydetti. Kahveciliğin Türkiye'deki ilk ve en önemli unsuru olan Türk kahvesi hâlâ lider konumda. Geçmiş yıllarda granül kahveler yaygınken, zamanla tüketiciler kahvenin bilimsel ve nitelikli yöntemlerine yönelmeye başladı. Evlerde demleme ekipmanları ve profesyonel makineler kullanılmaya başlandı. Günümüzde çekirdek kahvenin önemi arttı; tüketiciler evlerinde nitelikli çekirdekten kaliteli kahve içmek istiyor. Bu da ev içi tüketimin sektördeki rolünü daha da güçlendiriyor. Kafe sektörüne yansımalara baktığımızda ise son on yılda, özellikle son beş yılda açılan kafe sayısında ciddi bir artış görülüyor” ifadelerini kullandı.

 

'KAHVENİN DİLİ, DİNİ, IRKI YOK'

Sektördeki hızlı büyümeyle birlikte bazı risklerin de ortaya çıkabileceğini söyleyen Düzgün, “Türkiye'nin genç ve dinamik nüfusu dikkate alındığında, bu büyümenin devam edeceğini öngörmek zor değil. Ancak her büyüyen sektörde olduğu gibi bu alanda da bazı handikaplar mevcut. Yatırımcıların sektöre girerken bu riskleri bilerek hareket etmesi gerekiyor. Her yatırımın olumlu sonuçlar doğurabileceği gibi olumsuz sonuçları da olabilir. Bu nedenle özellikle önümüzdeki dönemde sektöre girmeyi düşünen yatırımcıların doğru lokasyon, doğru marka ve doğru yatırım hacmiyle ilerlemesi büyük önem taşıyor. Kahve evrensel bir ürün; dili, dini, ırkı yok ve her kesim tarafından tüketiliyor. Bu da tüketimin artarak devam edeceğini gösteriyor” diye konuştu.

 

'SÜRDÜRÜLEBİLİR BAŞARI MÜMKÜN'

Müşteri memnuniyetini ve deneyimini ön planda tutan işletmelerin uzun vadede öne çıkacağını belirten Düzgün, “Yeni kafe açmayı planlayanlara önemli tavsiyelerimiz var. Günümüzde kira maliyetleri ve işletme giderleri ciddi seviyelere ulaşmış durumda. Bu nedenle doğru kira bedeliyle, doğru lokasyonda ve güçlü bir markayla yola çıkmak hayati önem taşıyor. Kafe açmanın sanıldığı kadar basit bir iş olmadığını, bu sürecin bilimsel veriler ve doğru analizlerle yönetilmesi gerektiğini vurgulamak isterim. Bir diğer önemli konu ise müşteri ilişkileri. Müşteri beklentilerini karşılayan, memnuniyeti ve deneyimi ön planda tutan işletmelerin başarıya ulaşacağına inanıyorum. Doğru yatırım, doğru yönetim ve güçlü müşteri deneyimiyle kahve sektöründe sürdürülebilir başarı mümkün” ifadelerini kullandı.


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu habere henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://duzcetv.com sorumlu tutulamaz.