Ak Parti'de Neler oluyor ?

 

Salı günü Ak Parti Genel Merkezine davet edildik.

Kuruluştan günümüze ilçe başkanları istişare ve değerlendirme toplantısı'na katıldık.

Kolay değil, kuruluşundan bu güne yaklaşık 5.000 kişi Ak Parti ilçe başkanlığı yapmış.

Her ne kadar geç kalınmış bir toplantı olsada, yeni şeyler söylenmesi gereken bir dönem için, yeni bir başlangıç adına çok yerinde bir çalışma oldu.

Onar kişilik gruplar halinde, farklı il ve ilçelerin önceki dönem başkanları ile beraber içimizi döktük.

Profesyonel ekip tarafından hazırlanmış anketi cevapladığımız gibi, kişisel görüş ve düşüncelerimizide, ucu açık olarak yazılı sunma fırsatı bulduk.

Diyalog kısmında ise masa başkanı tarafından sorulan sorulara tüm açıklığı ile cevap verdik.

Tüm bunlar hiç kimsenin adı zikredilmeden, grubun ortak görüş ve düşünceleri olarak kaydedildi.

Bir çoğunuz bana ne bunlardan diyebilir.

Ancak bu gün geldiğimiz noktada, müşterek nitelikteki sorunlarımızın çözümleri, hayatımızın akışını etkileyen kuralları, ülkemizdeki değişim ve gelişimin önemli bir kısmı, 18 yıldır iktidar olan Ak Parti uygulamalarının sonuçlarıdır.

Bunları yorumlamak hepimizin sorumluluğudur.

Çünkü yaşadığımız dünyayı bulduğumuz dan daha iyi şekilde, geleceğe teslim etmek gibi bir misyonumuz var.

Siyasetin bürokrasiye esir düştüğü, siyasetçinin itibar kaybettiği bir dönemde, 18 yıldır yapılan uygulamalar ve sonuçları ile ilgili, neyi doğru neyi yanlış yaptık diye işin mutfağından geçmiş olanlardan görüş alınması takdire şayan bir davranış oldu.

Sözlü, soru cevap kısmında, toplantıya katılan, en azından bizim masadaki her eski başkan, açık yüreklilikle, net bir şekilde sorunları ve çözümlerini ortaya koydular.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın önemli bir özelliği vardır.

Kendisine sunulan projeyi inceler, uygulanmasına karar verir, süreci takip eder ve mutlaka sonucunu alır.

Dolayısıyla, yapılan çalıştaydan ortaya çıkacak sonuçları inceleyerek ve gereğini uygulamaya koyacağından şüphem yok.

Bu nedenle bir kez daha diyorum ki.

Ak Parti'nin rakibi kendisidir.

Çünkü, kendini muhafazakar demokrat olarak tanımlayan bir partinin lideri, çalışma arkadaşları ile geçmişte ortaya çıkan hatalardan ders çıkarıp, elde edilen kazanımları korumak için istişare yapıyorsa, onlara değer verip, vefa gösteriyorsa, mutlaka karşılığı olacaktır.

Her türlü görüşe açık, her türlü düşünceye özgürlük tanıyarak, (Devletin varlığına, milletin birlik ve beraberliğine kasdedenler hariç) seçimle gelen herkese saygı duyuyorsa, sırtı yere gelmeyecektir.

Önümüzdeki süreçte, fikir, ifade ve teşebbüs hürriyeti içinde, demokrat gençler ile ekonomiyi güçlendirme projeleri ön plana çıkacaktır.

Bu da bizi dünyada muhasır medeniyetler seviyesine çıkaracaktır.

Sağlıcakla kalın...


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://duzcetv.com sorumlu tutulamaz.