?Püf noktası? hikayesi!
Testi, çanak ve çömlek eski zamanlarda popüler araç ve gereçlerdendi. Bunları üreten bir dükkanda bir çırak vardı. Çırak artık kendi zamanının geldiğini düşünüp kendi dükkanını açmaya karar vermişti. Ustası ise çırağının bu fikrine karşıydı. Ona, işin ?püf noktasını? bilmediğini söylüyordu. Çırak bu lafları dinlemeyip kendi dükkanını açmıştı.
Fakat çırak, yaptığı hiçbir testiyi tutturamaz. Hepsi bir zaman geçince çatlayıp kırılmaktadır. Usta bir gün onun dükkanının önünden geçerken buna şahit olmuş ve sonunda demiş ki ?İşin püf noktasını gel de ustasından öğren!? Sonra çırak görmüş ki ustası çamuru ısıtıp şekil verirken oluşan hava kabarcıklarına üfleyerek onları yok etmekteymiş. Üflerken ?püf? sesi çıktığı için buna ?püf noktası? diyormuş. Püf noktası sözü o zamandan kalmadır ve bir işin en önemli, en ince iş gerektiren kısmını ifade eder.
***
Ayşe Keşir milletvekilimiz ve ?Saadet teyzenin hikayesi!? başlıklı köşe yazısına whatsapp?tan şahsıma gelen ve aşağıya yazsaydım çoğunuzun üzülerek okuyacağı bir yorum vardı. Ama onu şahsıma gönderdiği için buradan yayınlamadım!
***
Saadet teyze, yoldan tarlasına resmi geçit hakkını aradan 551 gün geçmiş olmasına rağmen alamadı!
Belediyede vatandaşa karşı, bugün git yarın gel uygulamasından hala vazgeçilmiş değil!
Çamköy, Arapçiftliği, Sarayyeri, Konuralp Mahalleleri ile çevre köy ve mahallelerde zaman zaman da olsa çöp kokusunun önüne geçilemedi.
18 madde uygulamasında gönül rahatlığı henüz sağlanamadı.
?Karaca Deresi? ve ?Uğur Köyü? Köprüleri ile ilgili verilen sözler henüz yerine getirilemedi.
Kuzey çevre yolunun sağ ve sol tarafında köy tabelalarının yapılması için gayret gösterilmemesi,
İstanbul Caddesi yaya trafiğine açıldı, motorlu taşıt ve motosiklet sürücülerinin yaya yoluna girişinin engellenememesi,
19 yıldan beri prefabrik binada hizmet veren Azmimilli ilkokulunun yıkılması, yerine yapılacak olan yeni bina inşaatı önümüzdeki MART (!) ayından sonrasına ertelenemez miydi? vb. konular?
***
Bütün uyarılara, ikazlara rağmen işin ?püf noktasının? anlaşılmaması aklı başında olanları üzmekte ve endişeye sevketmektedir. Resmi kurumlar tabii ki işini yapacaktır ama diğer kurumlar da işini yapacaktır!
Hizmet anlayışına yeni bir düzen verilmelidir. Yeni düzen ve anlayış vatandaşa hissettirilmelidir. Aksi halde önümüzdeki mahalli seçimlerde halkın karşısına kim hangi aday ile çıkarsa çıksın sonuç fark etmeyecektir. Tıkalı kulaklar, görmeyen gözler açılmalıdır. Önemli olduğuna inandığım konuları dile getirdiğimi düşünüyorum! Bilmem anlatabildim mi?
?Eğer karşınızdaki kişiye, bütün kalbin ve yeteneklerinle yardım etmeyi kabul edebiliyorsan, işte onu eleştirebilirsin. Bu olumlu bir eleştiridir.? Abraham Lincoln. Hoşçakalın.
